Havayolu taşımacılığı insan ve yük taşımacılığında önemli bir bileşen olarak turizm sektörünü de etkilemektedir. Bu bağlamda uzay turizmi, turistlere astronot olma, eğlence, dinlence ya da iş amaçlı uzay yolculuğunu deneyimleme imkânı vermeyi amaçlayan havacılık sektörünün niş bir segmentidir. Gerçek üstü bir deneyim olarak uzay turizmi; gerçek uzay, yer çekimsiz, yörünge altı, gerçeğe yakın simülasyon araçları ve bilgisayar simülasyonları olarak beş seviyeden oluşmaktadır. Bu bağlamda, yörüngesel, yörünge altı ve yörünge üstü olmak üzere tüm uçuşları kapsayan bu deneyim gelişen teknolojiler ve seyahat araçları ile gerçeğe dönüşmüştür.
Uzay turizminin başlangıcı 2001 yılına dayanmaktadır. İlk uzay seyahati Rus uzay turizm şirketi Space Adventures aracılığıyla 20 milyon dolar karşılığında gerçekleştirilmiştir. Dennis Tito, Rus Soyuz roketi ile Uluslararası Uzay İstasyonu-International Space Station (ISS)’da 28 Nisan- 6 Mayıs tarihleri arasında kalmıştır. Bu durum uzay turizminin resmi başlangıcı olarak kabul edilmektedir. Günümüzde Axiom Space, SpaceX and Space Adventures şirketleri ISS’ e uzun süreli ticari uçuşlar gerçekleştirmektedir. Ek olarak Boeing firması 2024’ün ortasında ISS’e Starliner ile başarılı bir mürettebatlı fırlatma gerçekleştirmiştir.

Bunların yanı sıra Virgin Galactic ve Blue Origin ise kendi uzay araçlarıyla kısa süreli yörünge altı (suborbital) seyahatleri gerçekleştirmektedir. 2030’dan önce yakın yörünge uzay turizminin pazar payı 1.5 milyar dolar, toplam ticari uzay turizmi büyüklüğünün ise 1.7 milyar dolar olması öngörülmektedir. Gelecekte uzay seyahatlerinde kullanılacak roket ve uzay araçlarının değişimi uzay turizminin sınırlarını genişletecektir. Özellikle SpaceX’in Starship aracı derin uzay sehahatlerine imkan sağlayacağı için yıkıcı bir teknoloji olarak tanımlanmaktadır. Şu an için oldukça pahalı olmasına ve ekonomik geri dönüşü riskler içermesine rağmen bu sektörün gelecekte büyümesi beklenmektedir. Bu bağlamda ilgili alandaki işletmeler ve kullanılan taşıma araçları büyük önem taşımaktadır.
Yazar: Yavuz Toraman






Bir yanıt yazın